reklam

Manşet

ŞAİRLER Mİ ERKEN ÖLÜR , YAZARLAR MI ?

Yazar Unknown 6 Nisan 2015 Pazartesi 0 yorum
Dr. Yasemin Pehlivan yazdı: 


>ŞAİRLER Mİ ERKEN ÖLÜR , YAZARLAR MI ?
>
>Araştırmacılar şairler mi erken ölür, yazarlar mı konusunu da mercek
>altına almışlar.
>
>
>
>
>Kaliforniya Üniversitesi hocalarından Prof. James C. Kaufmann,
>geçtiğimiz 390 yıllık süre içinde yaşayan ve aralarında Türk yazar ve
>şairlerin de bulunduğu farklı milletlerden 2 bine yakın yazar ve
>şairin yaşam serüvenlerini incelemiş.
>
>
>Roman, oyun, roman dışı yazarlar ile şairlerin yaşamları üzerinde
>uzun süreli bir çalışmaya dayanan ve sonuçları İngiliz The Guardian
>gazetesinde yayınlanan araştırma, şairlerin diğer yazarlara oranla
>oldukça genç yaşta öldükleri gerçeğini ortaya koymuş.
>

>
>Prof. Kaufmann, aralarında Amerikalı, Çinli, Doğu Avrupalı, Türklerin
>de bulunduğu çok farklı milletlerden bin 987 yazarın hayatını mercek
>altına aldığı araştırması sırasında çok önemli bir ayrıntı da
>yakalamış; "Şairlerin kendilerini hep genç yaşta ölecekmiş gibi
>düşündüklerini ve bu tür bir hisle şiirlerini kaleme aldıklarını"
>fark etmiş.
>
>
>Prof. Kaufmann araştırmasında, bir şairin hayatının ortalama olarak
>bir oyun yazarından bir yıl, roman yazarından 4 yıl, roman dışı
>kitapların yazarlarından ise 5 6 10 yıl kadar daha kısa olduğu tespit
>etmiş.
>
>
>Araştırma böyle& İlginçtir, düşüncelerine itibar ettiğim değerli bir
>dostuma araştırmadan söz ettiğimde cevabı "yazarlar" oldu. Bana
>kalsa, yüz kişiden 80-90"ı şairler cevabı verir diye düşünürdüm.
>
>
>Kim bilebilir ki, ne demek istedi?
>
>
>Türk Dili ve Edebiyatı"nın ünlü bilim adamlarından Prof. Dr. Mehmet
>Kaplan"ın 1952 yılında verdiği profesörlük tezi şiir tahlilleri
>üzerinedir. Kendisinin konuyla ilgili kitapları da var& Ben
>üniversite yıllarımda kendisinden şiir ve hikâye tahlilleri dersleri
>de almıştım.
>
>
>Konuyla ilgili kişisel kanaatim o derslerden sonra daha da netlik
>kazandı. Merhum Kaplan"ın şiirlere getirdiği yorumları biraz zorlama
>bulur, kuyuya atılan bir taşı çıkarma gayreti gibi algılardım.
>
>
>O zaman şunu fark etmiştim. Her şiirin gerçek anlamı şairin dimağında
>ve ruhunda gizlidir. Onun şiiri yazarken ne demek istediğini
>yorumlamaya kalkmak olsa olsa bir kuruntu ve fanteziden ibarettir.
>Şiirin sadece kendisini değil, yazıldığı ortamı da tüm boyutlarıyla
>bilmek lazım ki, anlamaya biraz yardımcı olsun& Her şairin şiirini
>kaleme alırken benimsediği bir tarz, bir ortam arayışı, onları motive
>edecek ve tetikleyecek bir kıvılcım, ruhlarında ilhamlar
>çağrıştıracak bir zemin bulma çabası vardır.
>
>
>Lise ve üniversite yıllarımda, yani erken gençlik dönemimde şiir
>yazdığım için bilirim& En etkili şiirlerimi gecenin sessizliğinde ve
>tabiatın uyuduğu saatlerde kaleme almışımdır& Ve onu okuyanlar, ancak
>yazdığım ortamı ve o anların ruhi dokusunu algılayabildikleri
>ölçüsünde kıyısına yanaşabilirler& Yazdığım şiirleri şu an okurken
>kendim bile, o anki halet-i ruhiyeye vakıf olmakta zorlanıyorum&
>Kaldı ki, başkası nerden bilecek, nerden anlayacak& Ancak anlamaya
>çalışma gayreti olur ki, işte "bu odur" demek de mümkün değildir.
>
>
>Hiç unutmuyorum, kaldığım öğrenci evine çok pozitif elektrik yüklü
>olduğu söylenemeyecek İlhan adında bir arkadaş gelmişti. "Geldi
>İlhan, gitti ilham demiş" ve şiir yazmalarım sonra ermişti& Kim
>bilebilir ki, onca kitap yazmış birinin o günden sonra bir kere şiir
>yazmamış olmasının gerçek nedenini?
>
>
>Tekrarı yok bunun&
>
>
>Hani Levent Kırca"nın "Olacak O Kadar" programının jenerik müziğinde
>"aç gözünü seyret tekrarı yok bunun&" sözleri vardır ya& Bize kalırsa
>her şiir kendine has öyle bir ortamın ürünüdür ve ancak yaşayan
>bilir. Dolayısıyla şairlerin erken ölmelerine şaşırmamak lazımdır.
>Onlar, tekrarı olmayan ve sürekli benliklerinde yaşayıp, hissedip,
>yok ederek tükettikleri anların ürünlerini dizelere dökerek yaşayan
>insanlardır. Ve onları, bir ölüm duygusu kadar başka hiçbir şey
>gerçekte asla tetikleyemez& Onlar zihinlerinde ürettikleri dünyanın
>esiridirler aynı zamanda& Bir roman yazarının, kendi kahramanlarını
>veya düşmanlarını üretip kendini onların benliğinde ifade etmesi gibi&
>
>
>Milli Şairimiz Mehmet Akif İstiklal Marşından söz ederken, ``Allah
>bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın`` der. Yazılması güç
>olduğundan mı? Elbette ki hayır&
>
>
>Her şiir, maddi ve manevi bileşenleri içeren bir ortamın ürünüdür.
>Aynı ruhu taşıyan ikinci bir şiiri yazmak için benzer şartların
>oluşması gerekir& Bundan olsa gerek, hiçbir ülkede gelin şu marşımızı
>değiştirelim, daha güzelini yazalım şeklinde kampanyalar yürütülmez.
>Çünkü milli marşların yazıldığı anlar çok özel koşullardır. Ve o ruh
>satırlar halinde tarihe bir not olarak düşülmek istenir. (Bizde bazı
>çevrelerin İstiklal Marşımızı eleştirmelerine ve değiştirmek
>istemelerine bakmayın. Onlar aslında istiklalimizin ruhunu oluşturan
>temel değerlere karşılar.)
>
>
>Sözün kısası, güzel sanatlar içerisinde kendine has bir yeri olan
>şiir duyguların altın anahtarıdır. Herhangi bir konuda yazmak veya
>konuşulmak istendiğinde, öncelikle bir plan yapılır. Hâlbuki şiir
>için aynı şey kabil değildir. Onunla ilgili kelime ve kavramlar
>kendiliğinden şairin duygu ve hayal dünyasına bağlı olarak ortaya
>çıkar. Diğer sanat dalları hakkında aşağı yukarı ortak kanaatler
>belirtmek mümkün iken, şiir için aynı şey söz konusu değildir.
>Nitekim şiirler, bir başka dile çevrilmesinde güçlükler ortaya
>çıkaran en önemli sanatsal ürünlerden biridir. Hatta çevrilse bile,
>ilk anlamından çok şeylerin kaybolduğu görülür. Kaldı ki, şiirle
>ilgili gelişmeleri değerlendirirken, sosyal olayları göz ardı etmemek
>gerekir.
>
>
>Velhasıl, şairler ruh dünyalarından damıttıkları şiirlerle eriyip
>giden insanlardır. Şiirlerinde kafiye tutturabilmek için harcadıkları
>zihni efor bile, onları yeterince yıpratmaya yetmektedir.
>
>
>Kaldı ki şairlerin genç ölmesi başka araştırmaların da ortaya koyduğu
>bir tespittir. 1975 tarihli bir çalışma şairlerin roman yazarlarından
>daha erken öldüğünü belirtirken, 1995`teki bir çalışma ise şairlerin
>roman yazarlarından, roman dışı kitapların yazarlarından ve
>tiyatroculardan daha erken öldüğünü göstermişti.
>
>
>Yeteneğiniz varsa, siz yine de şiir yazmaktan vazgeçmeyin. Erken
>ölseniz bile, dizelerinizle uzun yıllar yaşayabilirsiniz& Tabi ki
>bunu tercih ediyorsanız&
>
>Kaynak : haber7.com 

Hiç yorum yok:

İlginiz için teşekkürler.